Noun:
viraj, bükülmüş, dönme, dönüş, eğim, sapak, bükülme, kıvrım, eğrilik, eğilme, meyil, esnek, helezon, vida, sarmal, bobin, yay, çekim, sarkma, eğilmek, kıvrılma, duygu, endişe, farkında olma, çıtlatma, geçit, kavşak, akım, kuytu, eğri, köşe.
Verb:
viraj, esnek, dolandırıcı, eğri, dönüş, düşüş, akım, zannetmek, eğilimi, kanca, ikiye katlamak, eğilmek, ters çevir, surat asmak, önsezi, kangren olmak, alt, mütevazi, eğim, secde, yay, Boyun eğmek, yüz, ön, bak, gitmek, kırışık, kıvırmak, kıvrım, bastırmak, almak, söndürmek, saptırmak, anahtar, menteşe, belirlemek, sallanma.
They'll BEND the knee or I'll destroy them.
And she'll only fight beside us if I BEND the knee.
Now the Tarlys BEND the knee like everyone else.
It takes no time to BEND the knee.
Don't let it happen again. BEND the knee.