Noun:
gaf, hata, gözetim, ahmak, yanılsama, kuruntu, şüphe, suçlama, suç, günah.
Verb:
hata yap, yanılmak, hata, kafa sallama, pisi balığı, gaf, atık, pamukçuk, tüketmek, silmek, bozmak, zayıflatmak, sapık, çarpıtmak, İngiliz anahtarı, yozlaşmış, kirletmek, kötüleştirebilir, çıldırtmak, yağma, tuhaf, karıştırmak, organdi, yanlış kavramak.
My BLUNDER sent Tywin's mad dog
...and see if there's a BLUNDER I overlooked.
of my life is based on a BLUNDER.
is based on a BLUNDER.
...as the single biggest BLUNDER of his career.