Noun:
şüphe, kıskançlık, güvensizlik, duraksama, kuşku, çekingenlik, inançsızlık, uçuculuk, durma, kararsızlık, belirsizlik, tedirginlik, ikilik, anlaşmazlık, fark, korku, kuşkuculuk, alternatif, seçim, vekil, varsayım, düşünce, yanılsama, kuruntu, gaf, hata, sorun, aksaklık, zorluk, hedef, kale direği, daire, sevimsizlik, eğrilik, aldatma, şaka, aldatmak, şaşkınlık, bulmaca.
Verb:
şüphe, bilmek, korku, kararsız olmak, vicdan, tahterevalli, inanmamak, güvensizlik, şüpheli.
But in case of DOUBT, we assumethere can be civilian victims.
Never DOUBT your power.
I DOUBT it.
I don't know if her DOUBT is real or simply meant to spite me,
I highly DOUBT that.