atık, yayma, fire, zayıflama, savurganlık, kayıp, yanlış kullanım, imha, harabe, çarpma sesi, enkaz, son, yok etme, çöp, acil Durum, ölüm, çuval, çöküş, hasar, zarar, kötülük, canını yakmak, deniz, tahrip
atık, dağıtmak, yanlış kullanım, kaybetmek, israf etmek, pamukçuk, tüketmek, silmek, bozmak, zayıflatmak, yağma, savurgan, kumar, atmak, kötü harcamak, yıkmak, mahvetmek, tahrip, alabora olmak, saldırı, kırmak, yoketmek, zayıflatmak, duygusuzlaştırmak, hadım etmek, kuvvetten düşürmek, harcamak, canlı, göçmek, süre, taciz, ihlal etmek, harabe, egzoz, düşüş, yok olmak, canını yakmak, yok etmek, öldürmek, acı çekmek
ıssız, atık, çöl, kasvetli, vahşi, harap, yıkıcı, geçersiz, patladı, boş, ekilmemiş, yağsız, steril, verimsiz, sonuçsuz, çorak, kurak, yetersiz, kısır, fakir, ekstra, nadas, yıpratmak